Ağustos 26, 2024
185 Tracks
00:00
1X
- Gençlikte seyahat etmek, özellikle de ziyaret amacıyla yapılan yolculuklar, gençlik ve enerjinin zirvede olduğu dönemlerde çok daha keyiflidir. Zaman geçtikçe ve yaş ilerledikçe tat alma duygusu, görme, hafıza gücü ve daha bir çok his azaldığı gibi, bir çok durumlarda beden gücü azalıyor ve yolculuk yapma gücü ve isteği de doğal olarak azalıyor. O halde, gençlik[...]
- Şimdi bu yollarda adım atarken onu düşünmeden edemiyorum. Babasıyla birlikte Mekke'ye gittiğinde henüz buluğ çağına ermemişti ve Peygamber Efendimiz (sav)'in sözlerini dinledikten sonra İslam'ı kabul etti ve Peygamberimizle kardeşlik ahti yaptı. Allah'ın Peygamberi ve ailesinin Medine'de bulunduğu yıllar boyunca her gün onlarla birlikteydi. Onlarla birlikte dua etti, çiftçilik yaptı ve savaşa gitti. Hemen hemen bütün[...]
- Bugün yolculuğumun 3. Günüdür. Yürüyerek gidilen bir yolculuk, hem de en uzak mesafelere en iyi ve en hızlı araçlarla gidilebilen bir çağda. Gerçekten neden araba ile gitmek varken bu yolu yürüyerek gitmek gerekir? Kutsal mekanlara yürüyerek gitmek, tüm ilahi peygamberlerin döneminde revaçtaydı ve ehlibeyt imamları da bu konuyu vurguluyorlar. Kutsal mekanlara yürüyerek gitmenin delil ve[...]
- Dört gündür bu yoldayım. İsmini ve yüzünü tanımadığım ama kalben çok iyi tanıdığım insanlarla birlikte yürüyorum. Bu dört gün boyunca her açlık hissettiğimde, yabancılardan biri en iyi yemeklerle beni ağırladı. Her susadığımda bir çocuk veya yaşlı hemen bana bir bardak su verdi. Her bardak su gördüğümde içim sızlıyordu ve kendi kendime diyordum; Tanrım! Bu çölde[...]
- Merhaba değerli dinleyiciler bugünkü sohbetimize hoş geldiniz. Ben............. "Peygamberlerin Varisi Hüseyin-as-" isimli podcast'in ilk bölümüyle sizlerleyim. Bu podcast'in ilk bölümüne şu soruyla başlamak istiyorum: İmam Hüseyin’i –as- ne kadar tanıyoruz? Hicri 61 Muharrem ayında zulme karşı başlattığı kıyamla 1400 yılı aşkın insanlık tarihinde yer alan ve dini ne olursa olsun tüm insanlar tarafından saygı duyulan[...]
- “Hz. Hüseyin ibn-i Ali -as- dünyaya geldiğinde Allah-u Teâlâ Cebrail’i -as- bin melek ile birlikte Resululah’ı (s.a.v) tebrik etmek için onun huzuruna inmek üzere görevlendirdi. Cebrail -as- inerken bir denizde bulunan bir adaya uğradı. Orada Arş’ı taşıyan meleklerden biri olan “Futrus” (Fotrus), (فُطْرُس ) isimli melek bulunuyordu. Bu melek, Allah’ın emrettiği bir işi yapmakta ağır[...]
- Bundan önceki sohbetlerimizde de belirttiğimiz gibi, bütün peygamberler ve elçiler İmam Hüseyin-as-'ın kıssasından haberdarlardı ve Allah-u Teala biliyorlardı ve Allah'ın onu eğitimini tamamlamak için Kerbela diyarına gönderdiği başka hiçbir peygamber yoktu. Bu yüzden peygamberlerin yetiştirilme tarzına, hayatlarına ve mucizelerine bakacak olursak, hz. İmam Hüseyin -as- ve o hazretin kıssası arasında büyük bir yakınlık görmekteyiz... Hz.[...]
- Salih, Sam bin Nuh'un çocuklarından biri ve Semud kabilesinin peygamberidir. Kur'an-ı Kerim'de Hz. Nuh ve Hz. Hud'dan sonra ondan bahsedilmektedir. Salih peygamber, Kur'an-ı Kerim'in çeşitli bölümlerinde adı geçen üçüncü peygamberidir ancak Tevrat'ta adı geçmemektedir. Salih'in 280 yıl yaşadığı ve mezarının Necef'teki Vadi el-Selam mezarlığında olduğu belirtiliyor. Tarihi kaynaklara göre Salih, 16 yaşında peygamberlikle görevlendirilmiş ve[...]
- Bilindiği gibi, Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam başta olmak üzere İbrahimi dinler, İbrahim Peygamber'i kendi dinlerinin atası olarak kabul ederler ve dinin büyüklerine göre acı ve imtihan ilahi geleneklerdir. Allah-u Teala, velilerine ne zaman büyük bir mükâfat ve yüksek bir makam vermek isterse, onları büyük bir musibetlerle karşı karşıya bırakır ki, sabırla mükâfata lâyık olsunlar. Dini[...]
- Hz. İbrâhim ve eşi Sâre'nin çocukları olmaz. İbrâhim'in bu duruma üzülmesi ve çocuk istemesi üzerine Allah-u Teala ona çocuğunun olacağını ve zürriyetinin semanın yıldızları gibi çoğalacağını müjdeler. Ancak Sâre'nin yine de çocuğu olmayınca dönemin âdeti gereği câriyesi Hâcer'i kocasıyla evlendirir ve İbrâhim'in Hâcer'den İsmâil adlı oğlu doğar. Daha sonra bazı rivayetlere göre, Hz. İbrâhim doksan[...]
- hz. Eyüp, Allah-u Teala tarafından malını, çocuklarını kaybederek ve hastalanarak imtihan edilen Allah'ın peygamberlerinden biridir. İlahi peygamberlerin her birinin belirgin bir özelliği vardı. Hz. Eyüp'ün de en büyük özelliği onun büyük sabrıydı.... Eyüp, İshak'ın soyundan ve İbrahim Peygamber'in torunuydu; annesi ise Allah'ın peygamber olarak seçtiği Lut'un soyundandı. Eyüp Peygamber Romalıydı ve karısının adı Rahme idi[...]
- Hz. Musa -as- Peygamber, Yakup soyundan İmran'ın oğludur. Beşiği sudaki bir ağacın yanında bulunduğu için kendisine Musa adı verilmiştir. Annesinin adı Tevrat'ta da geçen "Yohabid"dir. Musa'nın üç erkek kardeşi vardı: Musa'dan büyük olan Harun ve daha küçük olan Beşer ve Beşir. *Mısır Firavunu halka çok büyük sıkıntılar ve işkenceler yapmaktaydı. Bunun üzerine Hz. Musa peygamber[...]
- Evet değerli dinleyiciler, hz. Hüseyin'in -as- Hz. İsa gibi mucize ve faziletlere sahip olduğunu, onun acı ve musibetlerinin de Hz. İsa'nın acılarına benzetildiğini biliyor musunuz? Bugünkü sohbetimizde hz. Hüseyin aleyhisselam ile hz. İsa Mesih -as-'ın benzerliğinden bahsetmeye çalışacağız... *** Mesih lakaplı Hz. İsa bin Meryem (a.s.), Ululazm peygamberlerin dördüncüsü ve şeriat sahibidir. Meryem'in oğludur ve[...]
- Hz. Muhammed, 571 yılında Mekke'de doğmuştur. Doğmadan önce babası Abdullah'ı, doğduktan sonra ise annesi Amine'yi kaybetmiştir. Bu olayların ardından dedesi Abdulmuttalib'in himayesine girmiştir. Dedesi de vefat ettikten sonra amcası Ebu Talib ile yaşamaya başlamıştır. Küçük yaşlardan itibaren ticarete atılan Hz. Muhammed, henüz peygamber olmadan önce dürüstlüğü ve güzel ahlakı ile tanınıyordu. Bu nedenle de "El[...]
- İmam Hüseyin (a.s)'ın tarih boyunca sahip olduğu yüksek mevki onun davranışlarından, performansından ve o hazretin Hak yolunda üstlendiği rolden kaynaklanmaktadır. Evet hz. Hüseyin -as- dünyadaki Allah'a iman eden, özgür insanlar ve şehitlerin hareketinin bayraktarıdır. Bu nedenle "hz. Hüseyin -as- Özellikleri" adlı kitaptan faydalanarak, o imamın diğer bazı peygamberlerle aralarındaki bazı özelliklerden bahsedeceğiz.... İlk olarak hz.[...]
- **Hz.Zeynep -sa-, Annesi hz. Fatıma’ya, babası Hz. Ali’ye özellikle hilafet döneminde yapılan haksızlıkların ve gelişen olayların hepsine bizzat şahit olmuştu. Bunların her biri, Zeynep gibi düşünen ve sorumluluk sahibi bir insan için büyük bir dert ve imtihandı. Hz. Fatıma’nın Medine’de babasının Mescidinde yaptığı konuşmasını, Hz. Zeyneb’in Kufe şehri ve mel’un Yezid’in sarayında yaptığı konuşmalarla kıyasladığımızda,[...]
- Beşeriyetin kurtarıcısı hz. Mehdi -as- zuhur etmesi peygamberlerin de vurgu yaptığı bir meseledir. Bu konuda İmam Hüseyin (a.s.) Peygamber Efendimiz'in hz. Mehdi'nin (a.s.) karakteri hakkındaki muhtelif rivayetlerinden bahsetmiştir. ******************** Müzik ****************** Hz. Hüseyin (as) birçok rivayette Hz. Mehdi (as)'ın kendi çocukları ve torunlarından biri olduğunu belirtmiştir. Bu rivayetlerden birinde hz. Hüseyin (as)'ın şöyle dediği rivayet[...]
- Komala ve Demokrat, Kürdistan ve Batı İran’da çok fazla cinayet suçu işlemiş olan ayrılıkçı ve terörist grupçuklardır. Şubat 1357’de Pehlevi Amerikası’nın hakimiyetindeki İran İslam Devrimi’nin imparatorluk rejimine karşı kazandığı zaferle eş zamanlı olarak bağımsız ve özgür bir ülkeye karşı olan düşmanlar, İran’ı farklı bölgelerde kaos yaratarak bölmeye çalıştılar. Hedeflerine ulaşmak için ayrılıkçı gruplardan yardım aldılar.[...]
- Komala ve Demokrat, Kürdistan ve Batı İran’da çok fazla cinayet suçu işlemiş olan ayrılıkçı ve terörist grupçuklardır. Bu podcast serisinde, özgür ruhlu İranlı Kürt genç Amir Saeedzadeh’nin hayatını ve katlandığı işkenceleri inceleyeceğiz. Önceki bölümde Saeed Sardashti olarak bilinen Amir Saeed Zadeh’nin hayatındaki iniş çıkışları ve Sardasht, Bane vb. şehirlerde var olan koşullardan bahsettik. Ayrıca Komala[...]
- Siser: İran’ın Batı Azerbaycan Eyaleti’nin Serdeşt ilçesine bağlı bir köydür. Mahabad: İran’ın Batı Azerbaycan eyaletinin şehirlerinden biridir ve kuzeyden Miandoab şehri, güneyden Serdeşt, batıdan Piranşehr ve Nagdeh, doğudan Bukan ile çevrelenmiştir. Bitoş: İran’ın Batı Azerbaycan Eyaleti, Serdeşt ilçesinin orta kesiminde bir köydür. Zab Nehri: Mahabad ile Piranşehr arasındaki ‘’Meydan Geçidi’’ olarak bilinen, deniz seviyesinden 1.140[...]
- Acem: Arap olmayan Kürt Müslüman Peşmergeleri: 1979 yılında İran’ın Kürt bölgelerindeki Kürt isyanı sırasında ve İran’ın Batı bölgelerinin güvenliğini sağlamak amacıyla kurulan yerli Kürt devrimci Müslümanlardan oluşan bir örgüt. Yapıcı Cihad: İran İslam Devrimi’nin zaferinden sonra İmam Humeyni’nin emriyle; ülkedeki inşaatı hızlandırmak, İran’daki yoksul ve uzak bölgelere bakmak için 17 Haziran 1979’da kurulmuş devrimci bir[...]
- Sevgili dostlar, önceki bölümlerde olduğu gibi bu podcast’te de geçen bazı kelimelerle ilgili açıklamalar yapacağım. Aşiret Besici (Gönüllü Güçleri): İmam Humeyni’nin 1979 yılında İran İslam Cumhuriyeti’nde genel Besic güçlerinin oluşturulması ve 20 milyon kişilik bir ordu kurulması yönünde emir vermesiyle; İran’ın farklı milliyetleri ve aşiretlerinden oluşan Besic kurumudur. Aşiret Besici üyeleri de normal Besic’in diğer[...]
- Sp3 Temizleme Operasyonu: Bölgeyi düşman elinden kurtarma operasyonlarına denir. Siser: Serdeşt eyaletinin Rabat bölgesine bağlı bir köyün adı. Alot: İran’ın Kürdistan Eyaleti’nin Bane ilinin Nemşir ilçesine bağlı bir köy. DermanAbad Köyü: Serdeşt’e bağlı bir köy. Sp4 Genase (Draganof): Yarı otomatik bir tür tüfek. Bijve veya İslamabad: Batı Azerbaycan’da Serdeşt’e bağlı köylerden biridir. Hezarkani veya Hezarçeşme:[...]
- Tahran Radyosundan Hepinize Selamlar.... Dünyadaki bir çok uzman ve düşünüre göre İran İslam Devrimi, 20. yüzyılda meydana gelen en tuhaf, en eşsiz ve farklı devrimlerden biri olmuştur, bu nedenle dünyada bu devrimle ilgili pek çok bilimsel eser üretilmiştir. Ancak ilginç olan şu ki, bu devrim İran'da ve Batı Asya bölgesinde gerçekleşmesine rağmen, bunun neden ve[...]
- Birincisi, siyasi analistler ve devlet adamlarının İran'daki devrim gelişmelerini idrak edememeleri, dolayısıyla İslam inkılabının zaferini tahmin edememesinin başlıca sebeplerinden biri, Halk gösterilerinin dini mahiyetidir. İran'daki gelişmeleri laiklik ve laiklik merceğinden izleyen Batılı düşünür ve devlet adamları açısından İran devriminin dini rengi ve dini ideolojisi anlaşılır gibi değildi, zira onlar 20. yüzyılın son çeyreğinde dinin bir[...]
- Öte yandan, İslam inkılabında şiddetten uzak durmanın sebeplerini açıklarken, bu inkılapta şiddet ve kan dökülmesinin azalmasındaki başlıca nedenin, Şah rejiminin politikalarında değil de, bu inkılabın lideri olan İmam Humeyni'nin kişiliği ve karekterinden kaynaklandığına işaret etmiştik. İmam Humeyni dini inancına güvenerek halkın kanına değer veriyordu, bu nedenle rejim ile muhalefet arasında bir şiddet döngüsünün meydana gelmesine[...]
- Baba ve Oğul, Rıza Şah ve Muhammed Rıza Şah Pehlevi döneminde, İran'ın 1905 meşrutiyet devriminin tüm idealleri dikta pehlevi rejiminin, Pehlevi diktatörlüğünün çarkları altında ezildi. 28 Mordad 1332 (1953) darbesinden sonraki yıllarda, İran'da siyasi tiranlık (despot) hüküm sürmesi ve muhtelif şekillerde hukukun ihlal edilmesinin yanı sıra, Muhammed Rıza Şah rejimi tamamen Amerika'ya bağımlı hale geldi.[...]
- Tahran Radyosundan herkese selamlar...... "İslam İnkılabının Oluşumunun Anlatımını" ele aldığımız podcast'imizin beşinci bölümüyle sizlerle birlikteyiz... 1979 İran İslam İnkılabının oluşumunu ve diğer devrimlerden farklarını ele alacağımız bu podcast'te, bu devrimin özelliklerini irdeleyerek, Şubat 1979'da İran İslam Devrimi'nin neden meydana geldiğini ve diğer inkılaplarla arasında ne gibi farklar olduğu, ve tüm dünya inkılapları arasında bir istisna[...]
- Bundan önceki sohbetimizde, İslam İnkılabı idealleri ile Meşrute İnkılabı arasındaki ilişkiye değinerek, adalet arayışı konusunu ele almış ve adaletin gerçekleşmesinin, İslam ve Şii kültürü, hatta kadim İran'da geniş bir geçmişe sahip olan Meşrutiyet Devrimi ile İslam Devrimi'nin ortak kavram ve ideallerinden biri olarak değerlendirilebileceğinden bahsetmiştik. Bu düşünce ve inanç birikiminden hareketle Meşrute inkılabı sırasında Hz.[...]
- Birinci Dünya Savaşı'nın çıkması ve bu ülkelerin İran'ın iç işlerine müdahale etmesiyle birlikte ülkede yeniden kaos hakim oldu ve İran'ın anayasal devrim idealleri yenilgiye uğratıldı. Bu durumda ülkenin milli birliği ve toprak bütünlüğü dahi ciddi şekilde tehdit altına girmiştir. Dönemin iki dünya gücü olan Rusya ve İngiltere hükümetleri, İran devlet adamlarının ve halkının bu utanç[...]
- Bir önceki sohbetimizde Birinci Pehlevi'nin İran'da iktidara gelişinin iç ve dış bağlamlarını anlatırken, Rıza Han'ın İngilizlerin yardımıyla 1299 (1920) yılında askeri darbeyle iktidara geldiğine değinmiştik. Birinci Pehlevi dönemi, İran'daki meşrute inkılabının ideallerinin gerileme dönemi olarak nitelendirilebilir. Bu dönemde bağımsızlık ideali İran'ın siyasi sahnesinden tamamen silindi. Öte yandan İngilizlerin darbeye verdiği destek ve Rıza Han'ın iktidara[...]
- Son iki bölümde, Kaçar döneminin sonlarındaki gelişmelere genel bir bakışla, meşrutiyetçilerin hareketin hedeflerini gerçekleştirmedeki başarısızlığını araştırarak, bir yandan I Dünya Harbinin başlaması ve Kaçar döneminin sonlarında iç karışıklıkların yoğunlaşması, diğer yandan İran Meşrutiyet hareketinin temel idealleri olan özgürlük, bağımsızlık ve adaletten oluşan 3 ülküsünün giderek gerilemeye başlayarak, halka bir nevi umutsuzluk ve hüsranın hakim olduğunu[...]
- Hatırlarsanız bir önceki bölümde ülkenin Rıza Haş’ın devrilmesi ardından ülkenin bağımsızlık durumunu değerlendirdik ve İran’ın Müttefik Ülkelerin işgalinde olduğu Muhammed Rıza’nın ilk saltanat yıllarında ülkedeki siyasi atmosferin nispeten açılığını, basın ve siyasi partilerin yeni bir can kazandığını söyledik. Müttefik Devletler tarafından ülkenin milli egemenliğinin ihlal edilmesi ve onların tüm ülkeye sulta kurması ile bağımsızlık ve[...]
- İslam İnkılabının Oluşum Rivayetini ele aldığımız bugünkü podcast serisinde sizlere bu devrimin diğer özel yönlerinden bahsetmek istiyoruz... Bundan önceki sohbetimizde İran halkının İslam Devrimi'ndeki idealleri ve taleplerinden bahsetmiş ve bu üç ideal ve talebin özgürlük, adalet ve bağımsızlık arayışının İran halkının en önemli talepleri olduğunu belirtmiştik. İslam Devrimi, İran'ın çağdaş tarihi boyunca, yani devrimden bu[...]
- Evet değerli dinleyicilerimiz, bugünkü sohbetimizde sizlere bu devrimin diğer bazı özel yönlerinden bahsedeceğiz. Bir önceki sohbetimizde, 1979 İran İslam İnkılabı'nın oluşum sürecini incelerken, insanları iktidar rejimine karşı harekete geçirme sürecinde farklı güçlerin ve toplumsal sınıfların rolünü açıklamanın çok önemli ve gerekli olduğundan bahsetmiştik. Ayrıca İmam Humeyni, liderliğinin şemsiyesini toplumun rahatsız olan kesimleri de dahil olmak[...]
- Bir önceki sohbetimizde 1979 İran devriminin Şah rejimine karşı farklı toplumsal grup ve sınıfların etkileşim ve işbirliğinin ürünü olduğunu, işçilerin bu koalisyon ve işbirliğinde önemli rol oynadığını belirtmiştik. İşçilerin protesto oluşturma ve yayma konusundaki muazzam kapasitesinin farkında olan dikta Şah rejimi, işçilerin siyasi hareketlerini frenlemek ve onları bazı sosyal yardım tesisleri yaratarak mevcut siyasi sistem[...]
- Evet, değerli dinleyiciler, İran İslam İnkılabı'nın Oluşum Rivayetini ele aldığımız podcast serisinin bugünkü bölümünde sizlere bu devrimin diğer özel yönlerinden bahsedeceğiz..... Bir önceki sohbetimizde 1979 İran devriminin Şah rejimine karşı farklı toplumsal grup ve sınıfların etkileşimi ve işbirliğinin sonucu olduğunu, kadınların bu koalisyon ve işbirliğinde önemli rol oynadığını belirtmiştik. Pehlevi rejiminin özelde kadınlara yönelik, genel[...]
- Daha fazla podcast dinlemek istiyorsanız, https://İranradio.ir/tr web sitesi ve bu sitenin sosyal medya hesaplarını dinleyebilirsiniz... Bugünkü sohbetimizde sizlere, bu devrimin diğer özel yönlerinden bahsetmek istiyoruz. Bir önceki sohbetimizde, İran İslam İnkılabı'nın zafer sürecinde aydınların rolünden bahsederek, Şah rejiminin hicri şemsi takvimle 1340'lı (Miladi 61) yıllarında izlediği politikaların aydınların ve din adamlarının Şah rejimine karşı birleşmesine[...]
- Evet arkadaşlar, bir önceki sohbetimizde, İslam İnkılabı'nın kökenlerini araştıran uzmanların, İran'daki İmam Humeyni hareketinin omurgasının çarşılarla din adamları arasındaki ittifak olduğuna inandıklarından bahsetmiştik. Esnaflar bir yandan İmam Humeyni'yi İmam Ali -as-ın niteliklerinin, yani cesaret, dindarlık ve derin siyasi içgörünün vücut bulmuş hali olarak görüyorlardı. Öte yandan rejimin çarşılara karşı açık bir savaş ilanı niteliğindeki ekonomi[...]
- Piyasa, İran'ın yakın tarihinde siyasi gelişmelerin önemli odak noktalarından biri olmuştur. İran'ın 19. yüzyıldaki gelişiminde etkili olan toplumsal güçleri bir üçgen şeklinde düşünecek olursak, onun bir tarafını da şüphesiz din adamları ve aydınlarla birlikte piyasa oluşturur. Kaçar döneminde, İran'ın Batı ile ekonomik ve sosyal etkileşiminin genişlemesiyle eş zamanlı olarak piyasa, tamamen ekonomik ve sosyal bir[...]
- Evet arkadaşlar, bir önceki sohbetimizde, İslam İnkılabı'nın kökenlerini araştıran uzmanların, İran'daki İmam Humeyni hareketinin omurgasının çarşılarla din adamları arasındaki ittifak olduğuna inandıklarından bahsetmiştik. Esnaflar bir yandan İmam Humeyni'yi İmam Ali -as-ın niteliklerinin, yani cesaret, dindarlık ve derin siyasi içgörünün vücut bulmuş hali olarak görüyorlardı. Öte yandan rejimin çarşılara karşı açık bir savaş ilanı niteliğindeki ekonomi[...]
- Evet arkadaşlar, Dünya siyasi literatüründe köylü ve kırsal hareket ve örgütlerin adı, siyasi düzen ve istikrardan ziyade esas olarak devrim ve radikal ve devrimci siyasi değişimlerle ilişkilendirilmektedir. Örneğin 20. yüzyıl tarihinde Rusya, Çin, Meksika, Vietnam, Cezayir ve Küba gibi ülkelerde köylüler devrimci hareketlerde önemli bir rol oynamışlar. Bu ülkelerde köylüler muhafazakar eğilimlere sahip ve siyaset[...]
- Hatırlayacak olursanız, podcastimizin ilk bölümünde dünyadaki birçok düşünür ve uzmanın, İran İslam Devrimi'nin 20. yüzyılda gerçekleşen en tuhaf, en eşsiz ve farklı devrimlerden biri olduğuna inandıklarından bahsetmiştik. Belki de en önemli sebeplerden biri, bu devrimin sadece Batılı düşünürler ve uzmanlar için değil, Batılı ülkelerin siyasi analistleri ve gözlemcileri ve devlet adamları için de beklenmedik ve[...]
- Bir önceki sohbetimizde, İslam devriminin öngörülemezliğine değinerek postmodern düşünürlerden Michel Foucault'ya göre devrimin oluşumuna değinerek, Foucault'nun İslam Devrimi'ne ilişkin duruş ve notlarının ana eksenlerinden birinin de İran'ın devrimci gelişmelerinde dinin yeri ve rolüne ilişkin analizi olduğundan bahsettik. Onun, Marx'ın dinin kitlelerin afyonu olduğuna dair meşhur sözünü kenara bırakıp, Marx'ın daha az bilinen, "Din, ruhsuz bir[...]
- Hamid Algar 1940 yılında İngiltere'de doğdu ve Berkeley'deki Kaliforniya Üniversitesi'nde İslami çalışmalar ve Farsça profesörüdür. Uzmanlık alanı İran'da Şiilik tarihi ve Orta Asya, Hindistan, Türkiye ve Balkanlarda Nakşibendi Tasavvufudur. Algar lisans ve doktora derecesini Cambridge Üniversitesi'nden, Ayrıca Tahran Üniversitesi'nden de fahri doktora unvanı aldı. Algar, İslam dini ve Şiiliğe geçen dindar bir Hıristiyandı. 2003 yılında[...]
- Evet değerli dinleyiciler, bundan önceki sohbetimizde Hamed Elgar'a göre İslam devriminin oluşum sürecini anlattık ve kendisinin 1358 yılında Ayetullah Humeyni ile özel bir görüşme yapan İran'daki İslam devriminin en önemli analistlerinden biri olduğunu ve şuna inandığını belirtmiştik: Ocak 1979'dan (Dey 1357) yani İran Şah'ının ülkeyi terk etmesinden bu yana İslam Devrimi'nin zaferi kesindi, belirsiz olak[...]
- Küçük ve yarı inşaat halindeki caminin cemaat imamı, kentin sokaklarında sakin ve düşünceli bir şekilde yürüyordu. 1353 (Miladi 1974) yılı Ramazan ayı yaklaşıyordu ve o da mübarek Ramazan günlerinin oturumları için yeni programlar düşünüyordu… bu kez önceki yıllara göre daha farklı bir program yapmak istiyordu, gerçek İslam ve Kur’an’ın anlamlarını ayetler ve rivayetlerin kalbinden dışarı[...]
- Bu bölüm: mübarek Ramazan ayının ilk günü Güneş gök yüzünde ve tam tepedeydi ve oruçluların kurumuş dudakları, sıcak ve yakıcı bir günden haber veriyordu, eve gidip dinlenmek yerine camiye gelerek öğlen namazını cemaat olarak kılmak ve Ramazan ayının ilk gününde (HK 1394, Miladi 1974) hatibin sohbetlerinden yararlanmak isteyen oruçlular. Camidekilerden bazıları hatibi tanıyorlardı. Büyük bir[...]
- Saniyeler hızla geçiyor ve akrep ile yelkovan 12’ye yaklaşıyordu. Seyyid Ali uzun adımlarla camiye doğru hızla yürümeye çalışırken, kendi kendisi ile düşünüyordu, “dini kavramlar gerçek anlamlarından ne kadar da uzaklaşmış; mümin olduklarını iddia edip ancak hayatları imansızların hayatından ne kadar farksız. Amelsiz iman! İnsanı hiçbir yere vardırmayan ödünç alınan imanlar! . . . Namazın ardından[...]
- Bazıları her kesin, halkın dini lideri olabileceğini düşünüyorlar. Hal bu ki ilahi liderlerin özellikleri dünyadaki siyaset liderlerinden çok farklıdır. İlahi lider söylediği şeylere, attığı adımlara, gittiği yola tüm benliği ile inanıyor. Hal bu ki siyasi liderlerin muhtemelen güzel sözleri ve belagatli beyanları vardır, fakat kendi söylediklerine imanları yoktur veya gerektiği kadar yoktur. Seyyid Ali Hamenei,[...]
- Şimdiye kadar hiç düşündünüz mü, acaba Allah’a ilk iman edenin kim olduğunu?..... iman, kalben inanmak anlamında değil mi? Öyle ise size göre Allah’a iman eden şeytan değil mi! O, yıllar yılı, Adem oğulları yer yüzüne gelmeden önce, en az 6 bin yıllık bir süre boyunca Allah Teala’ya ibadet etti, kalbi Allah marifetinin odağıydı. Fakat o[...]
- Seyyid Ali Hamenei HŞ 1353 yılı Mehr ayının ilk günü (23 Eylül 1974) öğlen namazı ardından İmam Hasan -as- camisinin konuşmacısı yerine geçti. Önceki günlerdeki konuşmasının devamında iman ile ilgili şöyle konuştu: “Kur’an ayetleri uyarınca iman, sorumluluk ile beraberdir. Fakat görünüşte mümin olan çıkarcılar, dini sorumluluklara, yapılması gereken bir inanç sorumluluğu olarak bakmıyorlar. Onlar bu[...]
- Şimdi elinizdeki bu belgeye dikkat ediniz. Burada, insanın saadete ermesi için ihtiyaç duyduğu 11 konu vardır. Bu ayetlerde; insanın tam olarak ve tüm yönleri ile saadete ermesi için ihtiyacı olan şeyler, tamamen müminlere vat edilmiştir. “وَصَدَقَ اللَّهُ” “Allah’ın vaadı doğrudur”. Allah yalan vaatte bulunmaz. Tüm burada yazılanlar ve diğer birçok konu, insanın kendini mesut hissetmesinde[...]
- Seyyid Ali Hamenei mübarek Ramazan ayının 7. Gününde, önceki günlerde olduğu gibi, cemaat namazının ardından minbere çıktı ve Allah’a hamd ve senanın ardından Kur'an-ı Kerim’deki müjdeler ve vaatlere değindi. Vaiz konuşmasının başında orada hazır bulunanlardan Allah’ın müminlere müjde ve vaatte bulunduğu ayetlere dikkat etmelerini istedi. Sonra şöyle bir soru sordu: “Acaba Kur’an’da Allah Teala’nın müminlere[...]
- HŞ 1353 (miladi 1974, HK 1394) yılı Ramazan ayı, Seyyid Ali Hamenei için çok farklı bir aydı. O bu ayda her gün öğlen vakti İmam Hasan Mucteba -as- camisine gidiyor ve oruçlu inanlara vaaz veriyordu. İstediği gibi gerçek İslam’ı, rivayetler ve ayetlerin kalbinde çıkartarak tanıtmak ve bilinçli dindarlığı, körü körüne dindarlıktan farklarını açıklamak için iyi[...]
- HŞ 1353 (miladi 1974, HK 1394) yılı Ramazan ayının 10. Gününde Seyyid Ali Hamenei, daha önceki günlerde olduğu gibi İmam Hasan -as- caminin yolunu tuttu. Bugünkü sohbetini tevhid konusunda ilahiyatçılar ve materyalistler arasındaki görüş ayrılıklarıyla başlamak istiyordu. Öğlen ve akşam namazı bitince Seyyid Ali kendi yerini tuttu ve kısa bir girişin ardından şöyle konuşmaya devam[...]
- Ramazan ayın ilk 10 günü sona ermişti ve Seyyid Ali, inkılapçı ve coşkulu din adamı mübarek ramazan ayın 11. Gününde tevhid konusuna devam etmek için minbere çıktı ve Allah’a hamdetmenin ardından şöyle konuşmaya başladı: “Önceki celselerde de söylediğim gibi tevhid, gerçeklerden bir anlayış ve görüşe ilaveten eylem yaratan ve hayat veren bir biliştir. Eğer tevhid’in[...]
- Birkaç günden beri İmam Hasan -as- camisinin imamı, Seyyid Ali Hamenei tevhid hakkında konuşuyordu. Kendisi öğlen ve akşam namazının ardından camideki yerini aldı ve Allah resulü -saa- ve ehlibeytine -as- selam ve salavatın ardından şöyle konuşmaya başladı: “Her ne kadar düşünüyorsam, tevhid konusundan kolayca geçemeyeceğimi görüyorum. Tevhid hem bizim inanç temelimizdir ve hem bireysel ve[...]
- Seyyid Ali her gün konuşmasından önce herkese, o gün tilavet edilecek olan ayetlerle beraber konuşulacak konuların özeti yazılı belgeler dağıtırdı. Bugünkü belgenin başında “tevhid ve sosyal sınıfların reddi” yazılmıştı. Sn. Hamenei elindeki nota bakarak şöyle konuştu: tevhid, sosyal sınıflandırma açısından bizim aklımızda canlandırdığı toplum, sınıf ayırımı olmayan bir toplumdur, insanların birbirinden maaş ve gelir açısından[...]
- Seyyid Ali başını şöyle bir çevirdi ve camide hazır bulunanlara bakarak şöyle devam etti: “Arap diline biraz da olsa aşina olan dost ve kardeşlerime bir hususu hatırlatmak isterim. Tevhid, vahdet kökünden gelir. Herhangi bir talebeye, tevhidin manasını sorarsanız “birleştirmek ve vahit hale getirmek” diyecek. Yani birden fazla tanrıyı tek bir Tanrı haline getirmek, tevhidi olmayan[...]
- Nübüvvet Felsefesi Nübüvvetten söz ettiğimizde, bazıları peygamberin okuma yazması olmadığı için acaba yazmadığı ve okumadığı mı konusuna yöneliyorlar. Yoksa yapabilirdi, fakat kendisi yazmıyor veya okumuyor muydu? Bir başka konu şu ki İslam peygamberi, nübüvvet ve bisetinden önce dünyadaki dinler ve ritüellerden hangisine inanır ve davranırdı? Pekii, bunların bilinmesinin ne faydası vardır? Bizim için ne kadar[...]
- Bu seri sohbetimizin ilk bölümünde İslam İnkılabının İkinci Adımında Yeni Medeniyet Oluşturulmasının İlk Aşaması sayılan İnkılabın Aktifliği ve Devrimci Ruhunun Yaşatılması ile Amerikan komplolarının suya düşürülmesi konusunu ele alacağız. İran İslam Cumhuriyeti, hayatının kırkıncı yılına adım basarak hayatının yeni evresine başlamış oldu. İslam İnkılabı Rehberi bu evreyi ve aşamayı, İslam İnkılabının ikinci adımı olarak adlandırdı.[...]
- Bugünkü bölümde Amerika’nın İran İslam Cumhuriyeti’nin bölgedeki gelişmesini önlemek ve tecride sürüklemek için izlediği siyasetleri konu edineceğiz. Amerika’nın İran Milletine karşı düşmanlığı İslam İnkılabının zaferinden kırk yıl geçmesinin ardından yeni bir aşamaya girmiştir. Amerika hükümeti bu doğrultuda İran İslam Cumhuriyeti aleyhinde organize propaganda savaşı başlatarak üç kilit hedefi gerçekleştirmek istemiştir. Bu hedefleri şöyle sıralayabiliriz:” İran’ın[...]
- Bugünkü bölümümüzde Amerika'nın İran'ın geride kalması için ciddi sorular ortaya çıkarma çabaları ve İran'ın ekonomik caydırıcılık gücünü konu edineceğiz. İslam Cumhuriyeti düzeni hali hazırda hayatının kırkıncı yılına adım basmıştır. İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamenei İslam İnkılabının zaferi ve İslam Cumhuriyetinin hayatının yeni evresine ayak basması dolayısı ile İslam İnkılabının İkinci Adımı doğrultusunda adım atmak için[...]
- Bu bölümde Amerika'nın İran'ı bölgede tecride sürüklemek doğrultusundaki girişimlerini konu edineceğiz. İran İslam İnkılabının zaferi ve İslam Cumhuriyetinin kurulması ile uluslararası ilişkiler arenasında yeni bir gelişim yaşandı. İslam Cumhuriyeti düzeni dini değerlere dayanarak küresel güçlerin tek taraflı siyasetlerine karşı çıkıp milletlerin kendi kaderlerini belirleme alanındaki rolüne yeni bir anlam kazandırdı. Bu yeni ortaya çıkan fenomen,[...]
- Deneyimler de bölgede kolektif güvenliğin inşası için bölgenin özelliklerine göre hareket edilmesi gerektiğini gözler önüne sermiştir. Bölgenin özelliklerinden biri de yabancı güçlerin ve dış müdahalelere karşı kırılganlığıdır. Dış güçlerin bölgeye yönelik müdahaleleri her daim ortak tehditlerin oluşmasına yol açmıştır. Bu yüzden de bölgede istikrarlı bir güvenliğin sağlanması için tehditlerin kaynağı ve güvenlik sorunlarını bilmek ve[...]
- İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamenei Batı'nın özellikle de Amerika'nın kırk yıllık düşmanlığı ve komploları ile ilgili şöyle buyurmuşlardır: "Amerika ve akılsız düşmanlar kırk yıldır İslam Cumhuriyeti aleyhinde ellerinden geleni yaptılar ancak hiçbir halt edemediler. Bugün ise İslami düzen ve inkılabın eli bölge ve hatta dünyada daha da açıktır." İslam İnkılabı Rehberi Devrim Muhafızları[...]
- İran İslam Cumhuriyeti halihazırda hayatının kırkıncı yılını geride bırakıp yeni bir devire ayak basmıştır. Bu yeni devrin özelliklerinden biri de İslam İnkılabının ilkeleri ve ülkülerinin devam ettirilmesidir. Bu ilkeler ve ülkülerden biri de emperyalist güçlere karşı mazlumların da desteklenmesidir. İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei Cuma namazı hutbelerinde Filistin ülküsünü savunmak niteliğindeki konuşmasında şöyle buyurdular: "Biz[...]
- İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei mevcut Hicri Şemsi yılbaşında Rezevi türbesi ziyaretçileri ve bölge halkı ile görüşmesinde yaptığı açıklamalarda İran'da geleceğe olan bakış, sorunların üstesinden gelmek ve iç kapasiteler ve potansiyellerin tanınması meselelerine değinerek önemli beyanatlarda bulundular. İslam İnkılabının mücadele geçmişine özellikle de Pehlevi Rejimi dönemindeki performansına baktığımız zaman mücadele sürecinde İran'ın Amerika sultası altında[...]
- Amerika'nın Batı Asya'ya yönelik sultacı ve müdahaleci siyasetleri Washington siyasetlerinin uluslararası kurallar ve ilkelere dayanmadığını açıkça gözler önüne sermektedir. Bu kaos oluşturma ve normlara uymama tavrı Trump döneminde uluslararası ilkeler ve hukuka açık bir şekilde karşı çıkmakla doruğa taşınmıştır. Bu süreç içerisinde Amerika ciddi bir şekilde koalisyon oluşturma ve ülkelere kendi siyasetlerine uyma zorunluluğu getirmeye[...]
- İslam İnkılabı zaferinin kırkıcı yıldönümü kutlamalarının ardından İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei farklı siyasi, sosyal ve kültürel alanlarda yol gösterici açıklamalarda bulundular. Bu açıklamaların bir kısmı dış siyaset ve uluslararası ilişkiler hususunda idi. Ayetullah Hamanei katedilen mesafeye değinerek bu alanda değerli tavsiyelerde bulundular. İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei İslam İnkılabının İkinci Adımı başlıklı bildiride dış[...]
- İran geniş çaplı bir ülke olarak sahip olduğu uzun sınırları ile doğal olarak çevresel gerilimlerden ve komşu ülkelerden doğan tehditlerle de daha fazla karşı karşıya gelmektedir. Bu tehditlerin büyük bir bölümü son yüzyıllarda Fars Körfezi ve Umman Denizi bölgesindeki gelişmelerden süregelen bugün de İran'ın ve bölgenin güvenliğini ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakan tehditlerdir. Son onyıllarda[...]
- İslam İnkılabı ve İslam Cumhuriyet düzeni başlangıçtan günümüze dek değerli kutsal ülküler ve hedefler peşinden gitmiştir. Bu hedeflerin biri de zorbalara ve zalimlere karşı direnmek ve mazlumlar ile mustazafları desteklemek olmuştur. Her türlü sultacılığı ve sultaya boyun eğmeyi nefyetmek, bağımsızlık ve özgürlüğün savunulması ve de tüm dünya halklarının adalet ve hakkın egemenliğinden yararlanması İran İslam[...]
- İslam İnkılabı lideri tarafından yayımlanan İslam İnkılabının ikinci adımı başlıklı bildiri, İran'ın uluslararası ilişkilerde izzet, hikmet ve maslahat ilkelerine vurgu yapıp bir diğer ifade ile dost ve düşmanlar arasındaki sınırları belirlemiştir. Bu çerçevede İslam İnkılabının İkinci Adımı bildirisinde İran İslam cumhuriyeti dış siyaseti ile ilgili kriterler ve özellikler belirtilmiştir. Burada ise iki önemli nokta göze[...]
- İslam İnkılabı halihazırda hayatının beşinci onyılına ayak basmıştır. Geçen kırk yıl ise zorlukların geride bırakılması, siyasi ve ekonomik olarak deneyim kazanma ve İran milletinin baskılar, eksiklikler ve yaptırımlar karşısında sınanması dönemi olarak sayılabilir. Amerika ise bu devrime darbe indirmek için şimdiye kadar tüm araçlar ve fırsatlardan yararlanıp İran İslam Cumhuriyeti'ne diz çöktürmek istemiştir. Amerika son[...]
- İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei İslam İnkılabının ikinci adımında bilimsel ve teknolojik gelişmenin önemi hususunda şöyle buyuruyor: "Bilim, bir ülkenin izzeti ve kudretinin en belirgin aracıdır. Bilgeliğin diğer yüzü de kabiliyettir. Batı dünyası da bilimin bereketleri sayesinde iki yüz yıllık bir servet, nüfuz ve kudret birikimi yaptı. Batı, ahlakî ve inançsal temellerdeki yoksunluğuna[...]
- İslam İnkılabı halihazırda hayatının beşinci onyılına ayak basmıştır. Geçen kırk yıl ise zorlukların geride bırakılması, siyasi ve ekonomik olarak deneyim kazanma ve İran milletinin baskılar, eksiklikler ve yaptırımlar karşısında sınanması dönemi olarak sayılabilir. Amerika ise bu devrime darbe indirmek için şimdiye kadar tüm araçlar ve fırsatlardan yararlanıp İran İslam Cumhuriyeti'ne diz çöktürmek istemiştir. Amerika son[...]
- İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei İslam İnkılabının ikinci adımında bilimsel ve teknolojik gelişmenin önemi hususunda şöyle buyuruyor: "Bilim, bir ülkenin izzeti ve kudretinin en belirgin aracıdır. Bilgeliğin diğer yüzü de kabiliyettir. Batı dünyası da bilimin bereketleri sayesinde iki yüz yıllık bir servet, nüfuz ve kudret birikimi yaptı. Batı, ahlakî ve inançsal temellerdeki yoksunluğuna[...]
- İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, büyük İran milletinin İslam Cumhuriyeti'nin hayatının ikinci kırk yılındaki yol haritasını belirlerken yayımladıkları stratejik bildirileri ile İslam İnkılabının karşılaşacağı fırsatlar ve zorluklar hakkında bilgi vermiştir. İslam İnkılabı Lideri'nin İslam İnkılabının İkinci Adımı bildirisinde öne çıkarılan kilit noktalardan biri de İran'ın bilimsel konumunun geliştirilmesidir. İslam İnkılabı Rehberi bu hususta[...]
- 20. yüzyılı inkılapların yüzyılı şeklinde adlandırabiliriz. Bu yüzyılın en büyük devrimi, 1917 Rusya devrimiydi ve daha sonraki devrimler de bir biri ardı sıra Çin, Küba, İran ve Nikaragua gibi ülkelerde yaşandı. Ancak bu devrimlerin arasında hiç kuşkusuz en önemli ve eşsiz devrim, 1979 yılında İran’da gerçekleşen İslam inkılabıydı. İran İslam inkılabı 2500 yıllık saltanat ve[...]
- Bugünkü sohbetimizde İslam inkılabını dünyanın diğer büyük inkılaplarından ayırt eden özelliklerini irdelemeye devam etmek istiyoruz. İran İslam inkılabının başka büyük inkılaplardan farklı kılan en önemli özelliklerinden biri, İran’ın jeo politik konumu ile ilgilidir. İran Ortadoğu bölgesinde yer alıyor ve bundan önce Ortadoğu bölgesinin hiç bir ülkesinde ne İslam inkılabı ve ne de başka hiç bir[...]
- Bugünkü sohbetimizde İran İslam inkılabı ile diğer inkılapların uluslararası arenada farklılıklarını ele almak istiyoruz. İran İslam inkılabının dünyanın diğer büyük inkılapları ile en önemli farklılığı, bu inkılapların doğurduğu sonuçlardır. İran İslam inkılabı sırf iç arenada getirileri olmadı, aynı zamanda bölgesel ve küresel bazda da bazı önemli sonuçları doğurdu, üstelik bu sonuçların mahiyeti de birbirinden tamamen[...]
- Geçen bölümlerde İran İslam inkılabı uluslararası arenada eşsiz hadiselerden biri olduğunu ve bir çok açıdan dünyanın diğer büyük inkılapları ile farklılık arzettiğini belirttik ve bu farklılıklardan bazılarını anlattık. İran İslam inkılabı ile dünyanın diğer büyük inkılapları arasındaki önemli farklılıklardan biri de İran İslam inkılabının öz itibarı ile adalettalep bir inkılap olmasıdır. Gerçekte İran İslam inkılabının[...]
- İslam inkılabının uluslararası boyutta tesiri sadece gelişmeleri ve operasyonların açısından söz konusu değil, aynı zamanda inkılaplarla ilgili uluslararası tezleri etkileme bakımından da büyük önem arzediyordu. İran İslam Cumhuriyeti uluslararası tezlerde bazı değişikliklere zemin oluşturdu ve inkılap alanında da yeni tezleri ortaya atılmasına vesile oldu. Bu konu, inkılapla ilgili tezlerin sınıflandırılmasında da köklü değişikliklerin yaşanmasına sebebiyet verdi.[...]
- Geçen bölümde yine dedik ki İran’da Şubat 1978 tarihinde gerçekleşen İslam inkılabı İran’da 2500 yıllık saltanat düzenini yıkmaktan başka dünya inkılap tarihinde gündemde olan tezlerini de değiştirdi ve gerçekleşmesi ile beraber inkılap tezlerinde dördüncü inkılap kuşağını gündeme getirdi ve bazı eski inkılap tezlerini çürüttü. İran’da İslam inkılabı vuku bulmadan önce, inkılapların vuku buluşu hakkında bazı[...]
- İran İslam İnkılabı teorilerin üzerinde etki yaparak inkılap tezlerinin sınıflandırılması ve bazı teorisyenlerin de görüşlerini yeniden gözden geçirmelerine sebebiyet verdi. İran İslam İnkılabı vuku bulduktan sonra tezini köklü bir şekilde değiştiren teorisyenlerden biri bayan Theda Skocpol oldu. Theda Skocpol inkılapların üzerinde tez geliştiren düşünürlerden biridir. 1947 ABD doğumlu Theda Skocpol doktora derecesini Harvard üniversitesinden kazandı.[...]
- Mişel Fuko İran İslam İnkılabı ve sonuçlarına özel ilgi gösteren ve bu inkılabı kültürel açıdan irdeleyen Fransız düşünürlerden biridir. Gerçekte İran İslam İnkılabı Mişel Fuko’nun düşüncesini derinden etkilemiştir. Fuko bir yandan İslam inkılabından önce İran’ı ziyaret ederek yakından İran milletinin şah rejimine karşı kıyamını Abadan, Kum ve Tahran’da görmüş ve öbür yandan İmam Humeyni -ks-[...]
- Nikki Keddie Amerika üniversitelerinde Ortadoğu ve İran tarihi dersini veriyor. Keddie şimdiye kadar İran ve İslam inkılabı hakkında bir çok yazı yazdı. Keddie’nin eserlerinde üzerinde durulan önemli nokta ise, İran’ı inkılapçı bir ülkeye dönüştüren özelliklerdir. Keddie’ye göre Müslüman, Hindu ve Hristiyan ülkelerin arasında isyancı veya inkılapçı hareketlerin sayı ve derinliği bakımından hiç bir ülke İran’a[...]
- Amerika’nın California eyaleti sosyoloji hocası John Foran inkılaplarla ilgili teorisyenlerin yeni veya dördüncü kuşağının en ünlü teorisyenlerinden biri sayılıyor. Foran İran’da İslam inkılabı gerçekleştikten sonra inkılaplarla ilgili mevcut tezlerin yetersizliğini belirterek İran’da yaşanan olayları yorumlamak üzere yeni bir teorik çerçeve belirlemeye başladı. Foran’ın üzerinde durduğu en önemli nokta, o tarihe kadar var olan mevcut tezler,[...]
- İran İslam İnkılabını ele alan ve sebeplerini araştıran ve İran’la ilgili araştırmalarında özellikle 19.yüzyılda İran üzerinde odaklayan önemli şahsiyetlerden biri prof. Hamid Algar’dır. Hamid Algar İngiliz teorisyendir ve Farsçayı çok iyi bilmektedir. Hamid Algar doktora derecesi için İran’ın Tahran üniversitesine geldi, ancak inkılap şartları ve Tahran üniversitesine saldırılması yüzünden ülkesine geri döndü ve doktora derecesini[...]
- Amerikalı teorisyen ve düşünür John L. Esposito Washington’un George Town üniversitesinin öğretim üyesidir. Esposito İran İslam İnkılabı hakkında bir çok makale ve kitap yazan düşünürlerden biridir. Esposito’nun eserlerinden biri “İran inkılabı ve küresel yankıları” adlı kitaptır. Bu kitap İran İslam İnkılabı hakkındaki bazı makalelerden oluşuyor. Esposito açıkça İran İslam İnkılabının dini kökleri ve ayrıca bu[...]
- İran İslam İnkılabını özel olarak araştıran uzmanlardan biri de Edvard Abrahamian’dır. Abrahamian aslen İranlıdır ve Tahran’da dünyaya gelmiştir. Ancak Abrahamian henüz 10 yaşındayken İngiltere’ye gitti ve yüksek lisans diplomasını burada aldı. Abrahamian daha sonra doktora derecesini Colombia üniversitesinden aldı ve Prinstone ve Oxford üniversitelerinde öğretim üyeliğini yaptı. Abrahamian hali hazırda da Amerika’nın New York kentinde[...]
- Jeffrey Roger Goodwin, inkılapların üzerinde araştırma yapan ve özellikle İran İslam İnkılabını detaylı bir şekilde araştıran Amerikalı teorisyenlerden biridir. Amerika’nın New York üniversitesi sosyoloji hocası olan Goodwin sosyal hareketler alanında inkılapların ve terörizmi inceliyor. Goodwin’in daha yeni araştırmaları ise daha çok terörizm üzerinde odaklanıyor. Goodwin İran İslam İnkılabından etkilenen teorisyenlerden biridir. İran İslam İnkılabını araştırmak[...]
- Michael M. J. Fischer Amerikalı antropoloji düşünürlerinden biridir. Dr. Fischer Amerika’nın Şikago üniversitesinde doktora öğrencisiyken tezini yazmak üzere İran’a geldi ve Yezd kentinde Zerdüşti azınlığı üzerinde araştırma yapmaya başladı ve tezini “ Zerdüşti İran; mitoloji ile adet arasında” başlığı altında kaleme aldı. Dr. Fischer hali hazırda Amerika’nın MIT üniversitesinde antropoloji kürsüsünde öğretim üyesi olarak faaliyet[...]
- Dr. Ali Mirsepasi Tahran üniversitesinin siyasi bilimler hocasıdır. Mirsepasi sosyoloji üzerine doktora derecesini Amerika üniversitelerinden aldı. Dr. Mirsepasi’nin düşünce yapısı sosyoloji üzerine inşa edilmiştir. Hali hazırda Dr. Mirsepasi, New York üniversitesinde Gallatin departmanında Ortadoğu etüdü ve sosyoloji hocası olarak görev yapıyor. Bu departman özel olarak başta İranlı modernite olmak üzere İran meseleleri ile ilgileniyor. Dr.[...]
- Londra ekonomi koleji uluslararası ilişkiler hocası Fred Holiday, İrlanda’nın başkenti Dublin’de dünyaya geldi. Holiday eğitimine Oxford üniversitesi ve Londra’da Afrika ve Doğu etüt kolejinde devam etti ve doktora derecesini de Londre ekonomi kolejinden aldı. Holiday bir dil bilimcisiydi ve latince yunanca, Farsça, Fransızca, almanca, ispanyolca, rusça, portekizce ve arapça biliyordu. Fred Holiday Fred Holiday, İran[...]
- İranlı araştırmacı Leyla Aşki İran İslam İnkılabınden derinden etkilenen ve halen Fransa’da yaşayan teorisyenlerden biridir. Leyla Aşki uluslararası felsefe derneğinin üyesi ve Surbon’un Rene Dekart fakültesinin kültürel sosyoloji branşının mezunudur. Leyla Aşki'nin kitabı Leyla Aşki inkılapla ilgili görüşleri derinden İran İslam İnkılabınden etkilenen teorisyenlerden biridir. Aşki’nin İran İslam İnkılabı etkisi altında Fransızca yazdığı “Bir zamanlar[...]
- Prof. Marvin Zonis, Amerika’nın Şikago üniversitesinde siyasal ekonomi hocasıdır. Marvin Zonis, Şahane yenilgi adlı ünlü kitabın yazarıdır. Yazar bu kitapta Muhammed Rıza Pehlevi’nin kişiliğinin boyutlarını psikolojik açıdan ve çocukluğundan ölümüne dek geçen sürede ve bu kişiliğin İran İslam İnkılabının şekillenmesi ile bağlantısını ele alıyor. Marvin Zonis Marvin Zonis, Muhammed Rıza’nın iktidarı döneminde de “İran’ın siyasi[...]
- Said Emir Ercümend İran İslam İnkılabı ve gerçekleşmesinin sebepleri üzerine detaylı araştırma yapan İranlı teorisyenlerden biridir. Sosyoloji üzerine doktora derecesi kazanan Emir Ercümend California üniversitesi ve İlahiyat medresesinde sosyoloji ve İslamî ilimler hocasıydı ve 1988 yılından bu yana da New York eyalet üniversitesinde hocalık yapıyor. Said Emir Ercümend sosyoloji alanında araştırma yaptığı için İran İslam[...]
- Mansur Muaddil, İran İslam İnkılabı üzerine bir çok eseri kaleme alan Ortadoğu bölgesinin siyaset, hükümet ve mezhep gibi alanlarının teorisyenlerinden biridir. İran inkılabında sınıf, siyaset ve ideoloji, Mansur Muaddil’in İran hakkında yazdığı önemli eserlerden biridir. Muaddil bu eserinde İran İslam İnkılabının nasıl vuku bulduğunu ele alıyor. Mansur Muaddil Mansur Muaddil Amerika’nın Maryland üniversitesinde öğretim üyesidir.[...]
- Merhum Hamid İnayet, İran İslam İnkılabı hakkında araştırma yapan ve bazı tezleri gündeme getiren ve tezleri de İslam inkılabından derinden etkilenen İranlı düşünürlerden biridir. Hamid İnayet ilkin Tudeh partisinde faaliyet yürütüyordu ve daha sonra sosyalistlerin taraftarı oldu. Ancak siyasal bilimler branşına devam eden İnayet, İranlı dinci ve ulusalcı akımın etkisi altında kaldı. Hamid İnayet yüksek[...]
- Dr. Yann Richard, Fransa’nın Surbon üniversitesi İran bilimi müessesesi hocası ve Başkanıdır. Dr. Richard lisansını genel dil bilimi ve yüksek lisansını felsefe branşında aldıktan sonra İslamî etüt ve siyasal bilimler branşlarında da iki doktora aldı. Dr. Richard Fars dili ve edebiyatı diplomasını da Paris’te doğu dilleri ve medeniyetleri milli müessesesinden kazandı. Surbon üniversitesi İran bilimi[...]
- İran İslam İnkılabının vuku bulma sebepleri hakkında gündeme gelen en önemli görüşlerden biri, marksist görüştür. Karl Marx devrimi, üretim yönteminde değişiklikten kaynaklanan tarihi bir evreden bir başka evreye geçiş şeklinde tanımlıyor. Bir başka ifade ile Marx’a göre devrim, üretici güçler büyüyerek geliştiklerinde vuku bulur. Marx, hakim sınıf işçi sınıfını sömürmekte, bu sınıfın bilinçlenmesi ve sonuçta[...]
- İran İslam İnkılabını yirminci yüzyılın son sosyal inkılap sayabiliriz. Bu inkılap güç yapısında değişikliğe yol açmakla beraber, değerlerde, normlarda ve bakışlarda da değişikliklere yol açtı. İran İslam İnkılabı aslında Fransa’da 1789 ihtilali veya 1917 Rusya devriminden bariz farklılıkları vardı. Bu farklılıkları geçen bazı bölümlerde beyan ettik. İran İslam İnkılabı ile Fransa ve Rusya devrimleri gibi[...]
- Bilindiği üzere İmam Humeyni -ks- Resulullah’ın -s- ehli beyti ve İmam Ali’nin -s- soyundandır ve 14 asır sonra o büyük insanların yolunu İran’da sürdürmüş ve gözetledikleri devleti ve hükümeti İran toplumuna hakim kılmıştır. İmam Humeyni -ks- asil İslam öğretileri ve İslam Peygamberi -s- ve Hz. Ali’nin -s- siyerinden esinlenmek ve İran milletinin desteklerinden yararlanarak İran[...]
- Bu programda İmam Humeyni’nin kişiliğini ve siyerini sizlerle paylaşmak istiyoruz. Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- siyasi düşüncelerinde sosyal adalet ülküsünün yerine ele almak istiyoruz. Geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- görüşünde istikbar karşıtlığından söz etmiştik ve dedik ki İmam Humeyni -ks- İslam dini ve şii mezhebinin öğretilerinden hareketli iç ve dış istikbar ve zorbalarla mücadeleyi siyasi[...]
- Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni -ks- görüşünde iktisadi adaletin konumunu ele almak istiyoruz. Hatırlanacağı üzere geçen bölümde İmam Humeyni -ks- düşüncesinde sosyal adaletin yerini anlattık ve İmam açısından adaletin öz ve zati değeri bulunduğu ve tüm şer’i veya diğer yasaların adalete dayanmasına inandığını ifade ettik. Geçen bölümde ayrıca İmam Humeyni -ks- açısından ilahi enbiyanın risaletinin temel[...]
- Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni -ks- düşüncesinde siyasi adaletin yerine ele almak ve gözden geçirmek istiyoruz. Geçen bölümde iktisadi adaletin İmam Humeyni’nin -ks- düşüncesinde yerini ele aldık ve şöyle dedik: İktisadi adalet esas itibarı ile üretim ve dağıtım olmak üzere iki adalete ayrılır. Üretim adaleti sermaye düzeninin ekonomiye bakış temeline dayanır ve tüm vatandaşların iktisadi alanda[...]
- Geçen bölümlerde ayrıca İmam Humeyni -ks- adaletin tüm hukuki, iktisadi, sosyal ve iktisadi boyutlarını gözetlediğini ve İslam inkılabı ve İran’da İslam Cumhuriyeti nizamının kuruluş amaçlarından biri toplumda adaleti çok yönlü bir şekilde gerçekleştirmek olduğunu beyan ettiğini anlattık. Bilindiği üzere toplumda adaletin gerçekleşmesinin önemli boyutlarından biri adaletin hukuki ve yargı boyutudur. Toplumda adaleti çok yönlü inşa[...]
- İmam Humeyni’ye -ks- göre hakimlik ayrıca İmam Zaman’ın -s- gaybeti döneminde tüm şartlara sahip olan fakihin sahip olması gereken şartlardan biridir ve İslam hükümetinde müftülük ve velayet makamlarının yanında hakimlik ve yargı makamı da yüksek bir konuma sahiptir Geçen bölümde yine dedik ki İslamî hükümetin kuruluş amacı toplumda eşitlik ve adaleti sağlamaktır ve yargı ve[...]
- Geçen bölümlerden hatırlanacağı üzere, İmam Humeyni’nin -ks- düşüncesinde yargının konumunu ele aldık ve İmam’a göre İslamî kriterlere göre yargı adaleti ve güvenliğinin temin edilmesi yargı alanının en temel eksenlerinden biri olduğunu beyan ettik. Geçen bölümlerde ayrıca İmam Humeyni -ks- düşüncesinde kanunlara karşı eşitlik, vatandaşların ve hatta suçluların haklarına saygı gösterilmesi, insafsızca davranmak ve başkalarının haklarını[...]
- Özgürlük, adaletle beraber tarih boyunca dünyanın tüm mücadeleci insanlarının temel ülkülerinden biri olmuş ve bu yüzden dünyanın siyaset edebiyatında da çok yüce bir değer ve konum kazanmıştır. Özgürlük siyasi felsefede ve siyasi mücadelelerde sahip olduğu önem kadar kavram bakımından da tartışmaya açık bir kavram sayılır. Dünyada var olan tüm ekoller özgürlükten farklı tanım ve yorum[...]
- Geçen bölümde ayrıca özgürlükle ilgili şer’i ve ahlaki meseleleri ve yasal çerçevelerini ve fesattan arınmış olmasının zarureti ve İslamî nizama karşı komplo kurma noktasına kadar yayılmaması gerektiğini ve yine kamu mallarına ve maslahatına ve çıkarlarına zarar vermemesi gerektiğini beyan ettik. Şimdi sohbetimizin devamında İmam Humeyni -ks- açısından siyasi ve sosyal özgürlüklerin bazı mısdaklarını ve boyutlarını[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde İmam Humeyni -ks- görüşünde özgürlüğün yerine ve bileşenlerini ve mısdaklarını anlattık. Dini azınlıkların haklarına saygı, azınlıkların dini, sosyal ve siyasi faaliyetlerinin özgürlüğü, kadınların İslam Cumhuriyeti nizamında faaliyet ve katılımlarının özgürlüğü, akademisyenlerin ve üniversitelerin ve özellikle öğrence teşekküllerinin siyasi faaliyette bulunma ve eleştirme özgürlüğü, İmam Humeyni -ks- görüşünde en önemli özgürlük mısdaklarıdır[...]
- İmam Humeyni’ye -ks- göre Pehlevilerin despot rejimleri döneminde siyasi parti ve gruplar özgürce faaliyet yürütemiyordu ve ancak halk arasında hiç bir tabanı bulunmayan ve şahın talimatı üzerine kurulan partiler siyaset arenasında boy gösterebiliyordu. İmam Humeyni -ks- İran İslam Cumhuriyeti nizamının en önemli zaruretlerinden birini siyasi partilerin ve grupların kurulması ve özgür bir şekilde faaliyet yürütmesinden[...]
- Geçen bir kaç bölümde İmam Humeyni’nin -ks- siyasi partilerin kurulması ve faaliyet etmeleri ve faaliyetlerinin sınırları hakkındaki düşüncelerini sizlerle paylaştık ve imamın siyasi parti ve grupların faaliyetini gerekli bulduğunu ve inkılabın ülkü ve hedeflerinden biri de bu konu olduğunu beyan ettik. Geçen bölümde ayrıca İmam Humeyni’nin -ks- siyasi partilerin faaliyetleri milli maslahat, ülkenin bağımsızlığı, toprak[...]
- Geçen bölümlerde İran İslam İnkılabı önderi İmam Humeyni’nin -ks- istikbar karşıtlığı, adalet ve özgürlük taraftarlığı gibi düşüncelerini gözden geçirdik. Şimdi ise İmamın İran’ın en önemli kültürel, bilimsel ve siyasal kurumlarından biri olan üniversitelerin ve İran toplumunun en önemli ve en etkili kesimlerinden biri olan akademik çevrelerin hakkındaki düşüncelerini gözden geçirmek istiyoruz. İran’da üniversiteler sadece bilim[...]
- Geçen bölümde yine İmam Humeyni’nin -ks- İslam dinin ilim ve bilime bakışından sunduğu geniş kapsamlı bir analizle faydalı ilim kavramını dini ilimlerle çağın bilimleri arasında bağ kurabilen bir kavram olduğunu gündeme getirdiğini ve bu mantıktan hareketle ilim ve imanı bireysel ve sosyal gelişmenin gereği saydığını belirttiğini kaydettik. Bundan başka İmam Humeyni’ye -ks- göre üniversitelerin toplumun[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen iki bölümde İmam Humeyni’nin -ks- ilim ve bilime bakışını gözden geçirdik ve İmam açısından İslam dini faydalı ilim kavramına vurgu yaparak ilim ve imanı dünyevi ve uhrevi saadete ulaşmak için bir kuşun iki kanadı gibi algıladığını belirttik. Bu bakıştan hareketle geçen bölümde ayrıca üniversitelerin ve akademisyenlerin görevi ülkenin bağımsızlığını korumak ve toplumu[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bir kaç bölümde İmam Humeyni’nin -ks- üniversite ve akademisyenlerin ve özellikle öğrencilerin ülkenin kaderi üzerinde tesirleriyle ilgili görüş ve düşüncelerini sizlerle paylaştık. İmam Humeyni -ks- esas itibarı ile ilim ve bilime özel önem veriyor ve ilimle imanın birlikte olmaları zaruretine vurgu yaparak öğrencilerin ve akademisyenlerin toplumun kaderi karşısında sorumlu olduklarını vurguluyordu. İmam[...]
- Geçen bölümde İran İslam Cumhuriyeti nizamının büyük kurucusu İmam Humeyni’nin -ks- halkın dini ve milli değerlerini ihya ederek kadınlara hakettikleri yüce ve seçkin konumunu onlara iade ettiğini ve toplumun sosyal ve siyasi meydanlarında daha ciddi ve daha etkili bir şekilde katılımlarına zemin hazırladığını beyan ettik. Geçen bölümde ayrıca, İmam Humeyni’nin -ks- sadece kadınların haklarını iade[...]
- Bugünkü sohbetimizi İmam Humeyni’nin -ks- İslam’da ve İran İslam Cumhuriyeti nizamında kadınların siyasi ve sosyal hakları ile ilgili görüşüne ayırdık. Hatırlanacağı üzere geçen bölümden İslam inkılabının büyük önderi İmam Humeyni’nin -ks- İran’da inkılap yıllarında kadınların sosyal ve siyasi gelişmelerinde rolü, konumu ve yine İran İslam Cumhuriyeti nizamı kurulduğu dönemde faaliyetleri hakkındaki görüşlerinden söz ettik ve[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bir kaç bölümde kadınların İslam dininde seçkin konumları ve İslamî toplumda sahip oldukları siyasi ve sosyal haklarından söz ettik ve İmam Humeyni -ks- İslam dini kadınlara hiç değer vermeyen bir toplumda zuhur ettiğine fakat İslam dini kadınlara keramet ve izzet kazandırdığına ve onları özel siyasi ve sosyal haklardan yararlandırdığına inandığını beyan ettik.[...]
- Bilindiği üzere gençlik çağı insanların yaşamında en hassas dönemlerden biridir ve içinde şevk, coşku, tazelik, paklık, bol enerji, aşk, şecaat, çalışkanlık, ülkücülük, adalettaleplik, bağımsızlıktaleplik, fedakarlık gibi zati özellikleri barındırarak insan yaşamının bu dönemine aynı bir önem kazandırır. Bu dönemde ayrıca insan kalbi pak olduğu ve güncel yaşamın meselelerine bulaşmadığı için daha fazla hakikat peşindedir ve[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde gençlik çağının önemi ve bu çağın insanların kendi nefsini arındırmalarında önemli bir çağ olduğundan söz ettik. İmam Humeyni -ks- de bu doğrultuda gençlere sürekli gençlik çağının kıymetini bilmelerini ve nefsin tehzibi ve şeytani vesveselerle mücadele etmeleri için bu işleri yaşlılık dönemine geride bırakmamalarını tavsiye ediyordu. İmam Humeyni -ks- gençlik çağı neşe[...]
- Bilindiği üzere ülkelerin siyasi ve sosyal yaşam boyutlarının önemli yönlerinden biri başka ülkelerle ilişkileri ve uluslararası teamüllerinden oluşuyor. Dolaysıyla dış politika her ülkenin hayatında önemli boyutlardan biridir. Özellikle şunu da unutmamak gerekir ki ülkelerin ve toplumların bekası, kalkınması ve ilerlemesi büyük ölçüde izlediği dış politikaya ve başka ülkelerle teamüllerine bağlıdır. İran’da da İslam inkılabı zafere[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- İslamî nizamın dış politika alanında bazı ilkeler ve temellerle ilgili görüşünü beyan ettik ve imamın uluslararası arenalarda milletlerin izzet ve saygınlığının korunması için her türlü sultacılığı ve sultaya boyun eğmeyi reddettiğini, dünyaya zulüm ve adaletsizlik temelinde hakim olan sulta düzenine karşı mücadeleye ve istikbarın zulmünü ve sömürüsünü sorgulamaya[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen iki bölümde İmam Humeyni’nin -ks- dış politika alanında ilkelerini ele aldık ve istikbar karşıtlığı ve mazlum milletleri desteklemek imamın dış politika alanında görüşünün temel çerçevesi olduğunu beyan ettik. Yine dedik ki, İmam Humeyni -ks- başta Müslüman milletler olmak üzere mustazaf milletlere karşı zorbalık yapan küresel zorba güçlere karşı doğru mücadele yolunun İslam[...]
- Geçen bölümde en son İmam Humeyni’nin -ks- İslam inkılabı zafere kavuşmadan önceki yıllarda Filistin davasına yönelik görüşlerini anlattık. Aslında Pehlevi kralı Muhammed Rıza’nın despot rejimi döneminde İran ve İsrail arasında çok iyi ilişkiler söz konusuydu ve bu yüzden İmam Humeyni’nin -ks- şah rejimi ile mücadelesinin ana eksenlerinden biri, mazlum Filistin milletini desteklemek ve ırkçı İsrail[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- siyonist rejim İsrail’in şom mahiyeti hakkında düşüncelerini ele aldık. İmam Humeyni -ks- başta Müslüman milletler olmak üzere dünya halkına tevhidi bir inanç olan Yahudi inancı ile siyasi ve ırkçı olan ve din maskesi altında mazlum bir milletin topraklarını gaspetmek isteyen ve bu uğurda en feci cinayetleri işlemekten çekinmeyen[...]
- Geçen bölümlerde İmam Humeyni’nin -ks- Filistin ülküsü ile ilgili düşüncelerinden söz ettik ve İran İslam İnkılabının büyük önderi dünyanın birçok aydın ve hür ve mücadeleci insanları gibi mazlum Filistin milletine destek verdiğini anlattık. İmam Humeyni -ks- tüm İslam ülkeleri dini ve etnik ihtilafları bir kenara bırakmaları ve İslam bayrağı altında siyonist rejim İsrail’in yayılmacı politikaları[...]
- Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- İslam vahdetin temelleri ve bileşenleri hakkındaki görüş ve düşüncelerini gözden geçirmek istiyoruz. Hatırlanacağı üzere, geçen bölümde İslam dünyasının İmam Humeyni -ks- düşüncelerindeki yerini gözden geçirdik ve dedik ki, İmam Humeyni’ye -ks- göre tefrika, Müslümanların zillete düşmelerinin temel etkenidir ve İslam ümmetine vahdeti armağan edecek Asr-ı Saadet’teki gibi bir hükümetin kurulması[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- düşüncesinde İslami vahdetin yerini anlattık ve imamın Müslümanların vahdeti stratejik olduğunu belirterek İslami vahdetin pratikte gerçekleşmesi kültürel ve ideolojik strateji ve siyasi ve pratik strateji olmak üzere iki merhalede gerçekleşeceğini belirttiğini söyledik. İmam Humeyni -ks- İslami toplumlar ve Müslüman camialara hakim olan devletlerin fikri ve ahlaki sorunlarını çok[...]
- Aslında bu model bundan önce bir yandan Batı’da liberal demokrasi ve sosyal demokrasi ve öbür yandan Doğu’da başta İran olmak üzere ta eskilerden hakim olan despot ve saltanat rejimlerinin alternatifi olarak gündeme geldi. Nitekim bu model zamanla başta İslam ülkeleri olmak üzere birçok toplum için ideal bir model olarak benimsenmeye başladı. Dini demokrasi modeli, İslam[...]
- Emri maruf ve nehyi münker, ya da iyiliği emretmek ve kötülükten men etmek,İslam dininin inanç ve davranış alanında iki temel eksenlerden sayılır. Bu iki ilke bireyin en özel ve en cüz’i durumundan toplumun en genel durumlarını kapsar ve etkiler ve hatta daha da ötesi, toplumun siyasi alanına da yayılır. Bir başka ifade ile, emri maruf[...]
- İmam Humeyni -ks- Kur'an'ı Kerim ayetleri ve İslam Peygamberi -s- ve masum imamlardan -s- geriye kalan rivayetlere istinaden bu iki ilkenin uygulanması insanların bireysel ve sosyal saadetini güvence altına aldığını ve terkedilmesi iç fesat ve sosyal ve siyasi fesada sebebiyet verdiğini belirtmişti. Şimdi ise İmam Humeyni’nin -ks- emri maruf ve nehyi münker fiilinin ne zaman[...]
- Geçen bölümde ayrıca İmam Humeyni -ks- açısından toplumun hassas konuları ve özellikle dini meselelerde İslam ve Müslümanların hürmeti ve Kabe gibi asil değerlerinin korunması yönünde artık emri maruf ve nehyi münkerin etkili oluşu veya zarar vermesi gibi konuların gözetilmemesi gerektiğini ve Müslümanlar bu tür konuları gözetmeksizin emri maruf ve nehyi münker fiilini yerine getirmeleri gerektiğini[...]
- Ekonomi, insanların bireysel ve toplumsal yaşamlarının önemli alanlarından biridir ve aynı zamanda siyasi nizamların güçlü olup olmadığını belirleyen önemli kriterlerden biri sayılır. Bu yüzden tüm siyasi ve felsefi ekoller de insan yaşamının bu boyutuna özel önem vermiş ve bu konuya nasıl baktıklarına açıklık getirmiştir. Örneğin sermaye düzeni özel mülkiyetin serbest olması gerektiğini ve sermaye sahiplerinin[...]
- Ancak İmam Humeyni -ks- liberalizm ve sosyalizm ideolojileri ile ciddi sınırları bulunan yeni bir düşünceyi gündeme getirerek, İslam inkılabının insan eksenli yüceltici bir söylemi gündeme getirdi. İmam Humeyni’nin -ks- gündeme getirdiği yeni söylemde ekonomi ve geçimin önemli yeri vardı, fakat toplumun sosyal ve kültürel tüm boyutlarının altyapısı olarak algılanmıyordu. Sosyal adalet, ayrımcılıklara son vermek, yoksulluk[...]
- Yine geçen bölümde İmam Humeyni -ks- İslami ilkelere göre özel mülkiyeti tanıdığını ve İslami devletin toplumun çeşitli kesimlerinin mal ve servetinin güvenliğini temin etmekle yükümlü olduğuna inandığını anlattık. Zira toplumun refahta olan kesimleri bu durumda iş ve istihdam alanları açarak toplumun servetine servet katar ve sonuçta daha zayıf kesimler bu gelişmenin iktisadi nimetlerinden yararlanır. Ancak[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen iki bölümde İran İslam Cumhuriyeti nizamının büyük önderi İmam Humeyni’nin -ks- İslami ekonomi ilkeleri ve bileşenleri ile ilgili görüşünü beyan ettik ve İmam açısından toplumda sosyal adaletin inşa edilmesi ve yoksulluğun ve mahrumiyetlerin giderilmesi İslami nizamın iktisat alanında nihai hedefleri olduğuna inandığını ve bu hedefe ulaşmak için de başka ülkelerle karşılıklı adalet[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümlerde İmam Humeyni’nin -ks- iktisadi, sosyal ve siyasi alanlarda düşüncelerini ele aldık ve İslami hükümetle ilgili görüşlerini beyan ettik. Ancak İran İslam inkılabının büyük önderi İmam Humeyni’nin -ks- bir de dini ve irfani kişiliği ve kendisinin din ve irfan alanında teorik ve pratik bakımdan büyük bir din adamı ve seçkin bir arif[...]
- Geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- büyük bir fakih ve seçkin bir arif olarak namaz ibadeti hakkındaki düşüncelerini sizlerle paylaştık ve dedik ki, İmam -ks- namazı tevhidin tecellisi ve tüm ilahi peygamberlerin amacı ve yüce Allah tarafından insanlara bir hibesi olarak görüyor ve Adem ve Havva cennetten yeryüzüne indikten sonra evlatları, bu ibadetin yardımı ile eski[...]
- Geçen bölümlerde İmam Humeyni’nin -ks- başta namaz ve Hac farizesi olmak üzere çeşitli ibadetleri hakkındaki görüşlerini anlattık. Şimdi bugünkü sohbetimizde İmam’ın -ks- oruç ibadeti ve Kur'an'ı Kerim’in indiği ayda oruç tutmanın faziletleri hakkındaki düşüncelerini sizlerle paylaşmak istiyoruz. İmam Humeyni -ks- Kur'an'ı Kerim ayetleri ve İslam Peygamberi -s- ve masum imamlardan -s- geriye kalan rivayetlere istinaden[...]
- Geçen bölümlerde dünyanın en büyük dini liderlerinden bir olan ve ayrıca çağımızda Şia Müslümanların en büyük taklit mercii sayılan İmam Humeyni’nin -ks- dindarlık ve dinin inançların alanında ibadet, inanç, davranış ve benzeri durumlarla ilgili görüş ve düşüncelerini ele aldık. Geçen bölümlerde İmam’ın -ks- bu bağlamda görüşlerini açıklamakla beraber iktisadi, sosyal ve siyasi ve dini temelli[...]
- Geçen bölümlerde dünyanın en büyük dini liderlerinden biri olan ve ayrıca çağımızda Şia Müslümanların en büyük taklit mercii sayılan İmam Humeyni’nin -ks- dindarlık ve dini inançların alanında namaz, oruç, emri maruf ve nehyi münker, Hac ve cihat ve benzeri konularla ilgili görüş ve düşüncelerini ele aldık. Bügünkü sohbetimizde ise sizi İmam Humeyni’nin -ks- “Faydalı ilim”[...]
- Hatırlanacağı üzere, geçen bölümlerde dünyanın en büyük dini liderlerinden biri olan İmam Humeyni’nin -ks- dindarlık ve dini inançların alanında namaz, oruç, emri maruf ve nehyi münker, Hac ve cihat ve benzeri konularla ilgili görüş ve düşüncelerini ele aldık ve son bölümde ise İmam Humeyni’nin -ks- “Faydalı ilim” kavramı hakkındaki görüş ve düşünceleri ile tanıştık. İmam[...]
- Şimdi yine İmam’ın -ks- takvalı ve kanaat içinde sade yaşamından diğer bazı örnekleri vermeye devam etmek istiyoruz. İmam Humeyni’nin -ks- sade yaşamının en güzel cilvelerinden biri, Tahran’da ikamet ettiği sade ve teklifsiz eviydi. Nitekim İmam’la -ks- görüşen herkes İmam’ın yaşadığı evin sade ve basitliği karşısında şaşkınlığını gizleyemiyordu. Hüccetülislam İmam Cemarani İmam Humeyni’nin -ks- yaşadığı evin[...]
- Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- bireysel ve sosyal yaşamda zamanı ve fırsatları doğru biçimde değerlendirmek ve bu durumda disiplin ve planlamanın önemi hakkındaki görüş ve düşüncelerini ele almak istiyoruz. Hatırlanacağı üzere, geçen bir kaç bölümde İmam Humeyni’nin -ks- bireysel ve sosyal alanda sülukundan söz ettik ve kanaat, takva ve sade yaşam, İmam’ın özellikle özel yaşamında[...]
- Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- bireysel ve sosyal yaşamda zamanın kıymetini bilmek ve değerlendirmek gibi konuların hakkındaki görüş ve düşüncelerini ele almak istiyoruz. Hatırlanacağı üzere geçen bir kaç bölümde İmam Humeyni’nin -ks- bireysel ve sosyal yaşam tarzından söz ettik ve kanaat, takva ve sade yaşam, İmamın kişisel yaşamında en önemli bazı özellikleri olduğunu belirttik. Geçen[...]
- Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- bireysel ve sosyal davranışlarında vakar ve salabeti hakkındaki görüş ve düşüncelerini ele almak istiyoruz. Geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- cesur duruşundan söz ettik ve dedik ki İmam -ks- güçlü imanı sayesinde sosyal ve siyasi mücadele sürecinde hiç bir zaman hiç kimseden veya hiç bir makamdan korkmadı ve zorluklar ve sıkıntılar[...]
- Geçen bölümlerden hatırlanacağı üzere İmam Humeyni’nin -ks- salabet ve vakarından söz ettik. İmam -ks- çeşitli konulara karşı salabetle davranıyor ve baskıların ve sorunların karşısında asla paniğe kapılmıyor ve sakinliğini kaybetmiyordu. Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- bireysel ve sosyal davranışlarında sakin ve huzurlu duruşundan söz etmek istiyoruz. Kuşkusuz bu özellikler salabet ve vakarla beraber olan özelliklerdir[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bir kaç bölümde İmam Humeyni’nin -ks- sababet ve vakarından söz ettik. İmam -ks- çeşitli konulara karşı salabetle davranıyor ve baskıların ve sorunların karşısında asla paniğe kapılmıyor ve sakinliğini kaybetmiyordu. Yine dedik ki İmam Humeyni’nin -ks- bireysel ve sosyal davranışlarında sakin ve huzurlu duruşundan herkesçe bilinen belli başlı özelliklerinden biriydi. Şimdi sohbetimizin devamında[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde en son İmam Humeyni’nin -ks- başkalarına karşı sevgi ve şefkatle davranmasından söz ettik ve dedik ki İmam başta aile fertler, komşular, müracaatta bulunan halk ve sıradan insanlar olmak üzere herkese sevgi ve şefkatle davranan biriydi ve hatta sevgi çemberi insanları aşarak hayvanları da kapsıyordu. Şimdi aile ocağı ve fertlerinin İran halkının[...]
- Hatırlanacağı geçen bir kaç bölümde İmam Humeyni’nin -ks- aile fertlerine karşı nasıl davrandığından söz ettik ve dedik ki, İmam -ks- aile fertlerine karşı oldukça çok saygılı davranır ve başta dini meseleler ve dini farizaların yerine getirilmesi konusunda onlara karşı tutucu davranmazdı. İmam Humeyni -ks- ayrıca saygıdeğer eşine de özel bir saygı duyuyordu, öyle ki başta[...]
- İmam Humeyni’nin -ks- yoksullar, mahrumlara ve mustazaflara karşı bakışı, davranışı ve siyerinin kökleri, dini inançlarına dayanan bir konuydu. İslam dininin tealiminde mahrumları gözetlemek ve yoksulların ve mustazafların yoksulluğunu ve mahrumiyetini gidermeye çalışmanın özel bir yeri vardır, zira Allah teala Kur'an'ı Kerim’de ihsanda bulunmaya emretmiştir. Yüce Allah Nahl suresinin 90.ayetinde açık bir şekilde kullarına adalet ve[...]
- Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- mücadele yıllarında eski dostları ve yol arkadaşlarına yönelik davranışlarını ele almak istiyoruz.Hatırlanacağı üzere geçen bir kaç bölümde İmam Humeyni’nin -ks- toplumun çeşitli kesimlerine yönelik davranışından söz ettik ve İmam takvalı, kendi kendini İslam tealimi temelinde yetiştiren bir insan olarak toplumun çeşitli kesimlerine sevgi, şefkat ve destek temelinde insani ve ahlaki[...]
- Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- mücadele yıllarında eski dostları ve yol arkadaşlarına yönelik davranışlarını ele almak istiyoruz.Geçen bölümde en son İmam Humeyni’nin -ks- bireysel, sosyal ve siyasi hayatında yol arkadaşları ve dostlarının önemi itibarı ile yol arkadaşlarına yönelik davranışlarını gözden geçirdik ve İmam’ın çevresindeki insanlara karşı davranışı İslam öğretileri ve insani ve ahlaki çerçevelere dayandığını[...]
- Geçen bölümlerden hatırlanacağı üzere İmam Humeyni’nin -ks- toplumun çeşitli kesimlerine yönelik davranışı ve sülukünün boyutlarından söz ettik. Şimdi bugünkü sohbetimizde İran İslam Cumhuriyeti nizamının büyük kurucusunun davranış ve sülukünün bir başka önemli boyutunu sizlerle paylaşmak istiyoruz. Bilindiği üzere, İmam Humeyni -ks- İslam inkılabına önderlik etmek ve despot zalimane saltanat rejimini devirerek İran İslam Cumhuriyeti nizamını[...]
- Geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- şehitlere ve şehit ailelerine yönelik tutumundan söz ettik ve dedik ki İran İslam inkılabı önderi İslam dininin inanç ilkelerine göre şehadeti insanın yücelmesinin zirvesi bilir ve buna göre şehitlere ve ailelerine büyük saygı duyar ve sürekli onların hürmetine vurgu yapardı. Gerçekte İmam Humeyni’nin -ks- İran İslam Cumhuriyeti’nin önderliği döneminin hemen[...]
- Geçen bölümlerde İmam Humeyni’nin -ks- yakınlarına, ailesine, şehitlere ve şehit ailelerine yönelik tutumundan söz ettik. Geçmiş bölümlerden birinde ayrıca İmam’ın yaşamında karşılaştığı çeşitli şartlara karşı salabet ve vakarından da söz ettik ve dedik ki İmam Humeyni -ks- güçlü imanı ve derin dini inancı sayesinde inkılabın zorlu günlerinde, İran İslam Cumhuriyeti nizamının kuruluş döneminde ve yine[...]
- Geçen bölümde İmam Humeyni -ks- şah rejimi tarafından sürgün edildiğini anlattık. 15 yıl süren bu dönem İmam Humeyni -ks- yaşamında oldukça zorlu günlerdi, zira bu sürenin önemli bir bölümü Irak’ta sürgün hayatıyla ilgiliydi. Öte yandan Saddam rejimi İmam Humeyni’nin -ks- Irak’taki varlığından yararlanarak İran’ı zayıflatma yönündeki siyasi hedeflerine ulaşmak istiyordu. İran’a hakim olan tağut rejimi[...]
- Geçen bölümlerde İmam Humeyni’nin -ks- bireysel ve sosyal yaşamında ve çeşitli durumlarda davranışları ve kişiliğinin boyutları hakkında söz ettik. Şimdi ise biraz önce de belirtildiği üzere İmam’ın yasalara ve kurallara ve devlet erkanlarında idari disipline uymasından söz etmek istiyoruz Bilindiği üzere İmam Humeyni -ks- İran İslam inkılabının lideri olarak toplumda ve ülke yetkilileri arasında yüksek[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- devlet erkanlarında emir komuta zinciri ve yasalara uyduğu yönünde bazı örnekleri anlattık. İmam yasaları ve emir komuta zincirini sırf örfi ve anlaşmalı bir durum olarak bilmezdi ve toplumda düzen ve disiplinin sağlanması için yasalara uymanın şer’i vacip olduğuna inanırdı. İmam hatta bir dört yolda kırmızı ışıktan geçmemeye bile[...]
- Geçen bölümde İmam Humeyni -ks- ülkenin manevi ve yasal alanında en yüksek konumda olduğu halde yasalara ve disipline bağlılık ve emir komuta zincirine uyduğunu ve kendisi ile doğrudan ilişkisi olmayan konulara müdahale etmediğini ve bu davranışı İran İslam Cumhuriyeti yetkililerinin de bu alanda pişkin birer devlet adamı olmalarına vesile olduğunu anlattık. İmam Humeyni’nin halde yasalara[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde başta inkılapçı nizamlar olmak üzere siyasi nizamların tümünde en önemli afetlerden biri, bazı insanların, grupların veya siyasi ve iktisadi kesimlerin siyasi liderlerin üzerinde nüfuz kurmaları ve ülkenin siyasetlerini ve programlarını kişisel veya bağlı bulundukları grubun çıkarları doğrultusunda yönlendirmeye çalışmalarından ibaret olduğunu anlattık. Siyasi edebiyatta lobi olarak da anılan bu gruplar liderlerin[...]
- Geçen bölümlerde İmam Humeyni’nin -ks- siyasi mücadele sürecinde kişiliğinin bazı özelliklerini beyan ettik. Bugünkü sohbetimizde de İmam’ın siyasi mücadelelerinde zafer kazanmasında önemli etkisi olan bir özelliğinden daha söz etmek istiyoruz. İmam Humeyni -ks- oldukça güçlü ve uzlaşmaz bir ruha sahipti ve bu özelliği taraftarları arasında dayanışma ve birliktelik oluşturmakta ve inkılapçı halkın saflarını güçlendirmekte ve[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- siyasi mücadele sürecinde uzlaşmaz ve salabetli kişiliğinden bazı örnekler verdik ve dedik ki, İmam -ks- toplumun çeşitli kesimleri despot şah rejiminin zulüm ve adaletsizliğine karşı sessiz kaldığı ve seyrek sayıda muhalif sesin de susturulduğu ve artık hiç kimse zalim yönetime karşı direnme ve muhalefet etme cesareti sergilemediği bir[...]
- Pehlevi kralı Muhammed Rıza’nın despot rejiminin son iki yılında İran milletinin zalim rejime karşı siyasi mücadelesi yükselmeye başladı. O günlerde şah bazı görece reformlar yaparak bu zor günleri aşmaya ve uluslararası şartlar sakinleştikten sonra şartları eski durumuna geri getirmeye çalıştı. Şah bu deneyimi kennedy iktidarı döneminde elde etmişti. Şah, kennedy döneminde beyaz sarayda başkanlık koltuğunu[...]
- Bugünkü sohbetimizde İmam Humeyni’nin -ks- bireysel, sosyal ve siyasi hayatında nihai amacı olan İslam’ı koruma ve Allah'ın dinini savunma konusunu ele almak istiyoruz. Bu çerçevede sohbetimizin ilerleyen dakikalarında Ayetullah Humeyni’nin -ks- nasıl İslam alemi ve Şia mezhebinin büyük bir önderi ve din adamı olarak tüm faaliyetlerinin nihai gayesini ilahi rızayı kazanmak olarak belirlediğini ve bu[...]
- Bilindiği üzere, mümin kulların İslami davranışlarının beyanında önemli konulardan biri, İslam dinine inanan bir müminin davranışlarında sadece Allah tarafından kendisine belirlenen yükümlülükleri mi, yoksa aynı zamanda hedefe ve sonuca ulaşmayı da mı önemsemesi gerektiği bilmecesini çözmektir. Bir başka ifade ile, acaba bir davranışın iyi veya kötü oluşunun kriteri sırf bir yükümlülüğü yerine getirmek midir, yoksa[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde İmam Humeyni’nin -ks- teklif ve sonuç konuları ile ilgili görüşünü beyan ettik ve dedik ki İmam’a göre ilahi teklif ve görevi yerine getirmek esas mesele ve sonuca ulaşmak bu ilkenin tali meselesidir; gerçi teklifi esas almak sonuçlardan gafil olunmasına yol açmamalıdır. İmam’ın bu teorik eğilim, bireysel ve sosyal alanlarda ve özellikle[...]
- Geçen bölümlerde İmam Humeyni’nin -ks- ilahi rızayı kazanmayı ve şer’i ve insani tekliflerini yerine getirmeyi davranışlarında en önemli öncelik olarak belirlediğini anlattık. Şimdi önümüzdeki bir kaç bölümde bu ilkeden hareketle İmam’ın başkaları ile teamül ve davranışlarında bazı ahlaki ve insani faziletlerinden söz etmek istiyoruz. Bu konuyu ele almaktan maksadımız, İmam’ın dini tutumu ve ilahi rızayı[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen bölümde İslam dininde ve Allah Resulü -s- ve masum imamların -s- siyerinde gıybet en büyük günahlardan biri olarak belirtildiğini ve bu çirkin amel hem gıybet eden kimsenin, hem hakkında gıybet yapılan kimsenin kişiliğini olumsuz etkilediğini ve ayrıca toplumda sosyal güveni ve bireylerin teamüllerini gerilettiği için sosyal yaşam temellerini sarstığını ve Kur'an'ı Kerim[...]
- Geçen bir kaç bölümde İmam Humeyni’nin -ks- insani ve ahlaki özelliklerinden söz ettik ve dedik ki, İmam İslam’ın vahiy temeline dayanan öğretilerine göre başkaları ile teamüllerinde ahlak ilkelerine sıkı bir şekilde bağlıydı, öyle ki dost düşman, herkes İmam’ın bu ahlaki ve insani sıfatlarını itiraf ediyordu. Bugünkü sohbetimizde ise biraz önce belirtildiği üzere yine İmam’ın kökleri[...]
- Geçen bölümde ulema, filozoflar ve düşünürlerin düşüncesinde af ve hoşgörünün yerinden söz ettik ve bu sıfata salip olmak insanın iç huzuruna vesile olduğu gibi, toplumda da dostluk, gönül birlikteliği ve uzlaşı duygusunu da arttırdığını beyan ettik. Geçen bölümde ayrıca İslam dininde ve Kur'an'ı Kerim’in vahiy kelamı ve İslam Peygamberi -s- ve masum imamların -s- siyerinde[...]
- Hatırlanacağı üzere, geçen bir kaç bölümde İmam Humeyni’nin -ks- bazı ahlaki ve insani faziletlerinden söz ettik ve bu faziletlerin ve özelliklerin kökü İmam’ın dini inançlarına uzandığını ve İslam dini ve Şia mezhebi İmam Humeyni’nin -ks- dini, ahlaki ve davranış inançlarına fikri dayanak vee ilham kaynağı olduğunu beyan ettik. Şimdi geçen bölümlerde ele aldığımız bu konuların[...]
- Geçen bölümde İslam dininde ihlas kavramından söz ettik ve Kur'an'ı Kerim öğretileri ve İslam Peygamberi -s- ve masum imamlardan -s- gelen rivayetlere göre ihlası şöyle tanımladık: İhlas, sözcük anlamı itibarı ile temizlenmek ve bulaşmamaktır. Bir başka ifade ile, bir malın başka hiç bir katığı olmadığı zaman ona “Halis” denir. Kavramsal olarak İslam dininde ihlas, bir[...]
- Hatırlanacağı üzere geçen iki bölümde İmam Humeyni’nin -ks- sözde ve amelde ihlasından söz ettik ve bu seçkin arife göre her insanın amelinin değeri ihlasla yapılmasına bağlı olduğunu ve kim amellerinde ihlaslı olursa şeytan vesveselerinin tutsağı olmayacağını, zira şeytan Allah’a ihlaslı insanlarla uğraşmama söz verdiğini belirttik. Geçen bölümde ayrıca İmam Humeyni’nin -ks- amelde ihlasına değindik ve[...]
- Kutsal savunma yılları acı tatlı bir çok anılarla beraber geçti. O günlerde İran milleti saldırgan baas rejimine karşı birlik ve beraberlik ruhunu taşıyordu. O yıllarda herkes arenaya çıktı. Herkes, hangi yaşta ve hangi düşünce ve inançta olursa olsun aynı eksen etrafında birleşiyordu, o da savaşın herkesin kaderi olmasıydı. Herkes bu yüzden omuz omuza olmak ve[...]
- Saddam rejiminin İran’a dayattığı sekiz yıllık savaş çok amaçlı bir savaş olarak başladı ve tüm araştırmacılar dayatılan savaşın ve bu savaşı destekleyen ülkelerin hedeflleri aslında aynı madalyonun iki yüzü olduğu konusunda hemfikirdir. Savaş yıllarında ve hatta savaştan sonraki yıllalrda yayımlanan belgeler, Amerika ve bir çok Avrupa ülkesi ve bazı bölge ülkeleri, Saddam’ın İran’a dayattığı savaşın[...]
- İran milleti İslam inkılabı zafere kavuştuktan sonraki tüm yıllarda düşmanların dayatılan savaştan darbe komplosu ve iç fitnelerden iktisadi yaptırımlara ve İran’ın ilerlemesi yolunda engel çıkarmadan yumuşak savaşına kadar tüm komplolarına ve kumpaslarına karşı büyük bir iktidarla dik duruş sergiledi. Kuşkusuz bu tutum müstekbirlerin çıkarları ile örtüşmeyen bir durumdu ve bu yüzden küresel istikbar ve en[...]
- Batı’nın Irak üzerinden İran’a savaş dayatmasının bir amacı, İran İslam Cumhuriyeti nizamını devirmekti. Amerika bu hedefi bugün ayrı bir açıdan ve stratejik bir hedef olarak izliyor. Amerika İran’ı savunma gücü gibi diğer alanlarda zayıf düşürmeye çalışıyor. Saddam rejiminin İran İslam cumhuriyetine dayattığı savaşın sebeplerinin incelenmesi, sekiz yıl süren bu savaşın bir amacı İslam Cumhuriyeti nizamını[...]
- Yumuşak savaş hedef toplumun düşüncesini yok etme peşindedir ve böylece hedef toplumun fikrî ve kültürel halkaları gevşetilir ve sosyal ve siyasi egemen nizam haber ve propaganda bombardımanına tutularak sarsıntı ve istikrarsızlık yaratılır. Askeri savaştan farklı olarak yumuşak savaş gerçekte medya üzerinden psikolojik ve propaganda uygulamalarından ibarettir ve hedef toplumları veya grupları nişan alarak savaşsız ve[...]
- Şimdi de Amerika kendi yarattığı terörle mücadele bahanesi ile müdahalerinde yeni bir dönem başlattı. Askeri uzmanlar ise Amerika’nın bölgede ve özellikle İran’ın çevresinde artan askeri varlığını Washington’un İran ile mücadelesi ve geleceğin askeri yüzleşmesi şeklinde değerlendiriyor. Bu şartlarda gözlemciler İran’ın askeri doktrini savunma gücünü geliştirmenin yanında caydırıcı ve taarruz gücünü geliştirme temeline dayandırdığını ifade ediyor.[...]